Ümit Özdağ’ın tutuklanmasına karşı kim ne dedi?

Sağ popülist çizgideki Zafer Partisi’nin Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutuklanmasına muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları reaksiyon gösterdi. Son haftalarda peş peşe gelen kayyum kararları ve farklı partilerden muhalefet temsilcilerine yönelik soruşturmalar “siyasetin alanını daraltma hamlesi” olarak görülüyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel:

“Adalet bir seyyar giyotin marifetiyle bir kere daha katledilmiştir… Genel lider tutuklamak darbecilerin işidir. Mevkidaşını mahpusta tutmak korkakların işidir. Rakibini tutuklatmak acizlerin işidir.”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu:

“Herkes bunun yargıya siyasetin müdahalesi olduğunu biliyor. Bu uygulamaların altında imzası olan akıl elbette millet iradesine yenilecek ve o koltuklardan gidecek.”

Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş:

“Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’ın halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği argümanıyla tutuklanması, tabir özgürlüğü ve demokrasi unsurlarıyla bağdaşmamaktadır. Tutuklama, adaletin bir aracı olmalı, asla bir baskı yahut susturma prosedürü haline gelmemelidir. Adaletin olmadığı yerde ne huzur olur ne de gelecek.”

CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:

“Hukuk tanımaz, zalim bir idare altında yaşıyorsanız; sağcı yahut solcu, dindar ya da seküler olmanızın hiçbir farkı yoktur ve fikirlerinizin bir değeri kalmaz. Onlar için kıymetli olan tek şey, kendilerinden olup olmadığınızdır. Şayet onlar üzere düşünüyorsanız, varlıklı ve özgür olabilirsiniz. Fakat onların fikirlerine karşı çıkıyor ve bunu lisana getiriyorsanız, ya yoksul kalır ya da tutuklanırsınız.”

CHP Küme Başkanvekili Ali Becerikli Başarır:

“Zafer Partisi Genel Lideri Sayın Ümit Özdağ’a yapılan bu hukuk dışı operasyon, adaletin AKP’nin elinde bir siyasi silaha dönüştüğünü bir defa daha kanıtlamıştır. Hukuk tanımazlığınıza ve adalet bilmezliğinize kesinlikle son vereceğiz.”

İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu:

“İzledikleri yollar, prosedürler açıkça göstermektedir ki bunlar FETÖ’nün ortakları oldukları kadar, öğrencileridir de. Yargı eliyle uydurma soruşturmalar, ne olduğu meçhul kararlar, medya eliyle maksat gösterme ve itibarsızlaştırma çalışmaları geçmişte yaşadığımız süreçlerin bugünkü benzerleridir. Dün sırasıyla, adım adım yargıya ve orduya bu metotlarla çökmüşler ve çöreklenmişlerdi. Bugün ise kurumsal muhalefete adım adım çökmek ve çöreklenmek istemektedirler.”

Anahtar Parti Genel Lideri Yavuz Ağıralioğlu:

“İdam cezası onanmış, sonrasında yasal düzenlemeler ile ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılan bir terör örgütü ele başına dahi, tümüyle hukuka muhalif olarak ‘umut hakkının’ konuşulduğu bir yerde, milletvekilliği yapmış bir siyasi parti genel liderine ‘ümit hakkı’ olarak özgürlüğünün kısıtlanmasının kabul edilmesi mümkün değildir.”

Doğru Yol Partisi Genel Lideri Cenk Küpeli:

“Ülkemiz demokrasisi ismine övünülecek bir durum değildir… Siyasi partiler ve mensupları bir yandan en ağır tenkitleri yapabilmeli ancak bir yandan da tıpkı tenkitlere muhatap olduğunda buna tolerans gösterebilmelidir. Siyasetçilerin yaptığı tenkitlerin muhatabı yargı değildir.”

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Lideri Hüseyin Baş:

“Sayın Ümit Özdağ’ın tutuklanması son derece üzücü bir karar olmuştur. Türkiye’de siyaset yapmak bu kadar güç olmamalı.”

Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal:

“Sandıktan muvaffakiyet çıkaramayacağını düşünen AKP iktidarı, Suriye üzerinden üretmeye çalıştığı ‘hamaset’ gereğince işe yaramayınca demokratik rekabeti anlamsız hale getirmek ve yok etmek için belediye liderlerinden, gençlik kolları genel başkanlarına, parti genel liderlerine çaresizlik içinde hukuk görünümlü siyasi dava yollarına başvuruyor… Siyasetin tabanı adliye saraylarına sıkıştırılıyor. Adeta ‘failden delile’ gidilerek hukukun zorlanması ile gözaltı ve tutukluluk kararı veriliyor.”

Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce:

“Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet! Özdağ’ın yanında, diktanın karşısındayız.”

Gelecek Partisi Sözcüsü Ufuk Karcı:

“Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’a verilen bu tutuklama; hukuksal değil, siyasi bir karardır! Yargı eliyle siyasete müdahale edilmesini asla kabul etmiyoruz.”

Deva Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin:

“Kararın hukuken izah edilebilecek hiç bir yanı yoktur. Bu durum yalnızca ve yalnızca demokrasiye, hukuka vurulan bir darbedir. Yazıktır, günahtır.”

ATA İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan:

“PKK elebaşının mecliste davet edildiği bir süreçte Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’ın cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle gözaltına alınması da ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ cürmünden tutuklanması da yanlıştır, haksızdır, hukuksuzdur.”

Türkiye Barolar Birliği:

“Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın, gözaltına alınmasına münasebet gösterilen suçlamaları da aşan zorlama savlara dayanılarak tutuklanması, demokratik hukuk devleti niteliğinin yargı aracılığıyla aşındırılmasının çok ağır ve çarpıcı bir örneğidir” denildi. Açıklamada, “Siyasetçilere yönelik bu tıp müdahaleler yalnızca siyasi alanı değil, kamuoyundaki tüm muhalif kanıları baskı altına alma uğraşının eseridir.”

Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş:

“Bugünkü durum karşısında fikir özgürlüğünü ve farklı görüşlerin tartışılabildiği demokratik ortamları toplumların gelişmesi, ilerlemesi ve zenginleşmesi açısından mecburî gereksinimler olarak gördüğümü belirtmek istiyorum. Şuurlu her bir vatandaşımızın da -kişi ve kurum ayırt etmeksizin- Voltaire’in ‘Fikirlerinize katılmıyorum ancak onları tabir etme hakkınızı sonuna kadar savunacağım’ sözünü* kendisine şiar edinmesi gerektiğine inanıyor, Sayın Özdağ’ın tutukluluk sürecinin uzun sürmemesini, sevenleri ve ailesi ile en kısa müddette kucaklaşmasını temenni ediyorum.”

Ümit ÖzdağFotoğraf: Burhan Ozbilici/AP/picture alliance

Ümit Özdağ, Antalya’da yaptığı konuşması nedeniyle “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla Ankara’da gözaltına alınmış, getirildiği İstanbul’da “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” cürmünden tutuklanmıştı.Özdağ’ın tutuklanmasının ardından Zafer Partisi Genel Lider Yardımcısı Mehmet Ali Şehirlioğlu, Genel Lider Vekili olarak görevlendirildi.

*Farklı biçimlerde sık sık Voltaire’e atfedilen bu kelam aslında ona ilişkin değildir. Cümle, müellif Evelyn Beatrice Hall’ın 1906 tarihli “The Friends of Voltaire” isimli kitabında Voltaire’in görüşlerini özetlemek için kullanılıyor.

DW,ANKA / MUK,HS

DW Türkçe’ye manisiz nasıl ulaşabilirim?