Ahmet Özer hakkındaki iddianamede 15 yıla kadar hapis talebi
Tutuklanarak misyondan alınan ve yerine kayyum atanan İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında 113 gün sonra iddianame düzenlendi. İddianamede, soruşturmanın 2016 yılında Diyarbakır Cezaevi’nde bir koğuşta örgütsel dokümanlar ele geçirilmesi üzerine başladığı bilgisi yer aldı. Özer’in “silahlı terör örgütü üye olmak” kabahatinden 7,5 yıldan 15 yıla kadar mahpusu istendi.
30 Ekim 2024’te konutuna düzenlenen şafak baskınıyla gözaltına alınan CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Özer, aynı günün gece yarısı tutuklanmıştı. İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Özer’in yerine kayyum atanmıştı. Avukatlarının tüm itirazlarına karşın tutukluluğu devam eden Özer hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca iddianame hazırlandı.
Tanık tabirine dayanan iddialar
İddianamede, “Diyarbakır D Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda 28 Mart 2016 tarihinde koğuş aramasında ele geçen örgütsel dokümanların incelenmesi üzerine PKK/KCK’ya yönelik” soruşturma başlatıldığı bilgisine yer verildi. Özer’in kimi telefon görüşme kayıtlarına da yer verilen iddianamede, CHP’li siyasetçinin meskeninde 30 Ekim saat 06.25’te hakimlik kararıyla arama yapıldığı, “Dağ Sancısı” isimli kitabıyla, üç dizüstü bilgisayar, iki tablet, sim kartlar ve bir dekonta el konulduğu belirtildi.
İddianamede, geçmiş yıllarda örgüt içinde faaliyetlerde bulunduğunu, daha sonra da jandarmaya başvurarak itirafçı olduğunu belirten bir kişi de şahit olarak yer aldı. Özer’in gözaltına alındığını öğrenince açık kimliği ile söz vermek istediğini söyleyen şahidin “Ben Ahmet Özer’i 1998 yılında Mersin İlinde Demokratik Halk Partisi (DEHAP) içerisinde faaliyet yürüttüğüm vakitlerde tanıdım, kendisini o devir Mersin’de akademisyen olarak bilirim, kendisi partinin vilayet başkanlığı binasına gelip toplantılara daima olarak iştirak ederdi. Kendisi terör örgütünün ideolojisi doğrultusunda tarihî, sosyolojik ve siyasetle ilgili konularında parti mensuplarına seminer verirdi…” dediği öğrenildi.
“Remzi Kartal ile ağır iletişim” iddiası
İddianamede, Özer’in “PKK/KCK lideri Abdullah Öcalan’ın genel talimatları uyarınca kelamda demokratik özerklik çalışmalarına katkı sunduğu, bu doğrultuda örgütün üst seviye yöneticisi Remzi Kartal ile açıklayamadığı halde ağır irtibat kurduğu, şüphelinin Mersin vilayetinde örgüt ismine ideolojik eğitim organize ettiği ve bu eğitimi şahsen verdiği” öne sürüldü.
İddianamenin sonuç kısmında Ahmet Özer hakkında şu sözlere yer verildi:
“Yine şahit anlatımıyla sabit görülen formuyla terör örgütü PKK/KCK’nın Avrupa yapılanmasında vazifeli üst seviye mensuplarından Cemal Kavak’ın yardımıyla terör örgütü mensubu bir şahsın yurt dışına kaçmasını sağladığı, Cemal Kavak’ın talebi üzerine kırsala iştirak sağlayacak örgüt mensupları için kullanılmak üzere yüklü ölçüde parayı Cemal Kavak’a teslim ettiği, çok sayıda örgüt mensubu şahıs ile ağır ve daima HTS irtibatı bulunduğu, şüphelinin PKK/KCK silahlı terör örgütünün üst seviye yöneticileri tarafından açıklanan ‘Kent Uzlaşısı’ stratejisi kapsamında mevcut siyasi konjonktürden de faydalanarak gerçek siyasi görüş ve manzarasını gizlemek suretiyle batı vilayetlerinde bulunan belediyelerden Esenyurt Belediyesinde vazife almak üzere görevlendirildiği…”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 83 sayfalık iddianamenin Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmesi hâlinde tensip tutanağı düzenlenecek ve Özer’in mahkemeye çıkacağı tarih muhakkak olacak.
ANKA/JD, CÖ
